İş sağlığı ve güvenliği çalışanların sağlık ve güvenlik konuları ile ilgili bir alandır
Sanayi ve teknolojinin hızla gelişmesi, yeni iş sahalarının açılmasıyla birlikte yeterli önlemlerin alınmaması durumunda, çalışanların sağlığını ve güvenliğini tehdit eden sonuçlar ortaya çıkmaktadır. İşçi sağlığı ve iş güvenliği çalışmalarında öncelikli amaç, çalışanların sağlığını korumaktır.Bu konunun önemini kamuoyuna duyurmak amacıyla 1987 yılından beri her yılın 4-10 Mayıs tarihleri arasında İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası düzenlenmektedir.
ILO verilerine göre ülkemizde ölümlü iş kazası oranı İngiltere’ den 15 kat daha fazladır.
Çalışma şartları, çalışan kişinin bedensel ve ruhsal sağlığını doğrudan veya dolaylı olarak etkileyebildiğinden, iş güvenliğinin sağlanması ile toplumun mutluluğu arasında bir ilişki kurmak mümkündür. Tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de meydana gelen iş kazaları ve meslek hastalıklarının bir bölümü ölümle, bir bölümü ise sakatlanma ve yaralanmalarla sonuçlanmaktadır. Bu olayların manevi üzüntüsü ve meydana gelen maddi zararın ve milli servet kaybının büyüklüğü, insanların iş sağlığı ve iş güvenliği üzerinde önemle durmalarının önemli nedenleridir.
30 Haziran 2012 tarihinde yürürlüğe giren 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Kamu ve özel sektör ayrımı gözetmeksizin tüm çalışanlar kanun kapsamına alınmıştır.
Bu kanunla;
İşyerlerinde İşyeri Hekimi,İş Güvenliği Uzmanı ve Diğer Sağlık Personelinin çalıştırılması zorunlu hale gelmiştir.
Risk değerlendirmesi zorunlu hale gelmiştir.
Acil durum eylem planı hazırlanması zorunlu hale gelmiştir.
Çalışana tehlike durumunda, çalışmaktan kaçınma hakkı getirilmiştir.
4-10 Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği Haftası olarak kutlanan bu günlerde,
Kazasız, sağlıklı ve güvenli bir iş yaşamını hep beraber paylaşmak dileği ile,